
MUĞLA - BHA
Muğla AK Parti teşkilatının düzenlediği ve sosyal medya aracılığıyla duyurulan “Bu Senin Hikayen” isimli toplantısına katılan Muğla Beyazay Derneği Başkanı Pınar Boyacı, toplantıya davetsiz katılımıyla ilgili yapılan açıklamayı tepkiyle karşıladı. Boyacı, açıklamasında, AK Parti’nin kapsayıcı ve halkla bütünleşen yapısının, Muğla teşkilatındaki dar bir grubun eline geçtiğini vurguladı.
Boyacı, “AK Parti, milletin bağrından doğmuş, tüm toplum kesimlerini kucaklayan bir siyasi hareket olarak yıllardır iktidarda kalmayı başarmıştır. Ancak Muğla teşkilatının küçük bir grubun kontrolüne girmesi, partimizin bu vizyonuyla çelişiyor” dedi.
Beyazay Derneği Başkanı olarak partinin karar alıcılarına iletmek amacıyla toplantıya katıldığını belirten Boyacı, “Yoğun programıma rağmen sadece üyelerimin sesi olmak ve sorunları Genel Merkez’e aktarmak için katıldım. Bu, halkın ve sivil toplumun sesini duyurmanın bir yolu olmalı, ne yazık ki bazı kişiler bunu toplantıya zarar vermek gibi göstermeye çalışıyor” şeklinde açıklamada bulundu.
Son seçimlerde AK Parti’den aday adayı olduğunu da hatırlatan Pınar Boyacı, “AK Parti’nin milletin partisi olma vizyonuyla örtüşmeyen bu dar zihniyetin partimize hiçbir fayda sağlamayacağına, aksine halkla olan bağımızı koparacağına inanıyorum. Muğla teşkilatının, sivil toplum temsilcilerini dışlamayı tercih etmesi üzücüdür.” ifadelerini kullandı.
Boyacı, engelli bireyler ve üyeleri adına sorunlarını her platformda dile getirmeye devam edeceğini ve hiçbir baskının kendisini yolundan alıkoyamayacağını belirterek, AK Parti’nin halkla bütünleşmeye devam etmesi gerektiğini vurguladı. Son olarak, bu yaklaşımın kamuoyunun vicdanına bırakıldığını ifade etti.
Basın açıklamasının tam metni ise şöyle :
2 Ağustos 2025 tarihinde Muğla AK Parti teşkilatı tarafından düzenlenen ve sosyal medya aracılığıyla duyurulan “Bu Senin Hikayen” isimli toplantıya ilişkin tarafıma yönelik “davetsiz katılım” şeklindeki açıklamayı hayret ve üzüntüyle okudum.
AK Parti, milletin bağrından doğmuş, kapılarını asla kimseye kapatmayan, toplumun tüm kesimlerini kucaklayan bir siyasi harekettir. Ak Partiyi yıllardır iktidarda tutan en büyük güç, ötekileştirmeyi reddeden bu kapsayıcı anlayıştır. Ancak görüyoruz ki, Muğla AK Parti teşkilatı küçük bir grubun eline geçmiş, kendi dar çevresi dışında kimseye söz hakkı tanımayan, sivil toplumun sesini bastıran bir yapı haline gelmiştir. Bu tavır, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın “milletin partisi” vizyonuyla açıkça çelişmektedir.
Yoğun programıma rağmen düzenledikleri proğramın sonunda sadece üyelerimin sesi olmak, Muğla teşkilatında kapalı tutulan iletişim kanallarını aşarak sorunlarımızı Genel Merkez yöneticilerine aktarmak için toplantıya katıldım. Bir STK Başkanı olarak sorunları ve talepleri partimizin karar alıcılarına iletmemin neresi sakıncalıdır? Halkın ve sivil toplumun sesini dinlemek yerine, bu çabayı toplantıya zarar vermek gibi göstermek, AK Parti’yi halktan koparmaya çalışan dar bir zihniyetin işaretidir.
Üstelik ben, son seçimlerde AK Parti’den aday adayı olmuş, bu ailenin ferdiyim. Buna rağmen Muğla teşkilatı, sivil toplumun temsilcilerini dışlamayı tercih etmiş, milletin partisini kendi dar çevresine hapsetmiştir. Bu anlayış, Ak Partiye güç katmaz, bilakis milletle aralarına duvar örer.
Ben Muğla’daki engelli bireylerimiz ve üyelerimiz adına, sorunlarımızı her platformda, her kapıyı çalarak dile getirmeye devam edeceğim. Ne baskılar, ne küçük düşürme çabaları, ne de bu yanlış zihniyet bizi yolumuzdan alıkoyamaz. AK Parti’nin milletin partisi olma vizyonunu kirletmeye çalışan bu anlayışı kamuoyunun vicdanına havale ediyorum.
