ANKARA-BHA

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Özel'in konuşmasından öne çıkan başlıklar şu şekilde:

"Türkiye'nin dört bir yanından buraya gelen örgütümüz, belediye başkanlarımız, bizimle birlikte olan herkese, bizi izleyenlere, bizi dinleyenlere CHP adına saygılarımızı, sevgilerimizi sunuyoruz. Kardeşim Ferdi Zeyrek'i kaybettik. Feci bir kaza, dualarla beklediğimiz üç gün ve Manisa tarihine geçen bir cenaze töreninin ardından Bayburt mitingimiz gerçekleşti. Şimdi karşınızdayım. Ferdi Zeyrek'in gözlerinin içine bakarak söz veriyorum temiz siyaset, dürüst siyaset başarılı olacak ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün partisini iktidar yapacağız sana söz veriyorum.

Ağıralioğlu'ndan İsrail'e İran tepkisi: Kimi nerde, nasıl vurduklarını biliyorlar

Ağıralioğlu'ndan İsrail'e İran tepkisi: Kimi nerde, nasıl vurduklarını biliyorlar

"Süleyman Demirel'i bir kez daha rahmetle anıyoruz"

Bugün 6 kere gelip 7 kere giden Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı görevlerinde bulunan Süleyman Demirel'in vefat yıldönümüdür. CHP'ye karşı çok sert muhalefet yapan ama darbeye hiçbir zaman yeltenmemiş, darbelerin mağduru olsa da darbelerin zalimi olmamayı başarmış Süleyman Demirel'i bir kez daha rahmetle anıyoruz.

Maalesef Adalet ve Kalkınma Partisi bir inadı sürdürüyor. Defalarca zeytinliklere saldırdığı yasa tekliflerini, gece yarısı önergelerini geri püskürttük. Ancak anladık ki çevreciler, biz yorulsak da onlar yorulmamış. Eğer madde geçerse zeytincilik alanları madencilik sahalarına açılacak. Ordu ve Giresun'da nasıl vahşi bir madencilik yapılıyorsa zeytin bezin değeri ayrı, Anadolu toprakları için en kıymet verilen adeta kutsal bilinen, insanların gözü gibi baktıkları son derece önemli bir ağaç. Şimdi yine zeytinliklerde maden aramak istiyorlar. Grubumuz burada yine yüksek bir direnç gösterecek ve doğayı sevenleri, zeytini sevenleri omuz omuza mücadele etmeye davet ediyorum.

Maalesef Adalet ve Kalkınma Partisi bir inadı sürdürüyor, bir tekrarı sürdürüyor. Benim mecliste geçirdiğim 14 yıl ve AK Parti'nin mecliste geçirdiği bugüne kadarki 23 yıl defalarca onların zeytinliklere saldırdığı yasa tekliflerini gece yarısı önergelerini efendim ilgili komisyonlardaki çabalarla eklenmeye çalışılan maddeleri geri püskürtmekle geçti.

Çevreciler yorulmadı, biz yorulmadık ama anlaşılıyor ki zeytinin ve doğanın düşmanları da yorulmamış. En son 2022'de büyük tartışmalarla ve AK Parti içinde de bir yarılma yarattıktan sonra geri çekilen zeytinliklerle ilgili düzenlemeyi bir kez daha getirmeye çalışıyorlar. Eğer madde geçerse zeytin alanları madencilik faaliyetlerine açılacak.

Zaten başta Karadeniz kıyıları olmak üzere Türkiye'nin herhangi bir yerinde uçaktan baktığınızda, helikopterden baktığınızda nasıl bir vahşi madencilik. Ordu Giresun başta olmak üzere birçok şehirde alanın yüzde 70'inin, 80'inin maden aramasına açılmış olması Yeşil güzelim dağlarımızın her birisinin delik deşik olması her birimizin içini yaralıyor. Zeytin tüm kutsal kitaplarda bulunan Anadolu için fevkalade önemi bulunan besin değeri ayrı, barışa yapılan tarihsel atfı ayrı. Anadolu toprakları için en önemli, en kıymet verilen adeta kutsal bilinen ve insanların gözü gibi baktıkları hem ülke ekonomisine katkısıyla hem aile ekonomileriyle katkısıyla hem bulundukları alanların korunmasından dolayı doğanın daha fazla tahrip edilmesine engel olmasıyla son derece önemli bir ağaç.

"Zeytinliklerde maden aramak istiyorlar"

Şimdi bir kez daha zeytinliklerde maden aramak istiyorlar. Bu konuda grubumuz elbette en önemli direnci gösterecek. Yine sivil toplumla dayanışma halinde olacağız. Akbelen'deki direnişin ruhuyla tüm Türkiye'deki hangi görüşten olursa olsun doğayı sevenleri, ağacı sevenleri ve zeytini sevenleri AK Parti'nin bu saldırısına karşı bir kez daha omuz omuza mücadele etmeye davet ediyorum.

"Asgari ücret olmuş ortalama ücret"

2025 yılının ilk yarısına geldik. 2018 yılından bu yana süren 19 Mart darbesi sonrası ise milletin üzerine karabasan gibi çöken bir krizin içindeyiz. Hatırlayalım geçmişte bu ülkede krizler yaşandığı yıllarla anılır. Ama bu sefer o 2018 krizi bitmek bilmedi.

Çünkü bizim zamanında itiraz ettiğimiz önce çok destek verse de 2021 yılında Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi revize edilmelidir diye Sayın Bahçeli'nin de 100 maddelik bir öneri paketini sistemin revizyonuna yönelik herhalde 16-18 madde ve toplamda 100 maddelik bir rejime yönelik revizyon paketini ittifak ortağıyla paylaştığı her geçen gün Erdoğan için değil Erdoğan için yapılmış bir anayasanın nasıl her birimize dar geldiğini, kendisine tanınmış yetkilerin nasıl milletin felaketi olduğunu, iç politikada, dış politikada ama bilhassa ekonomide nasıl bir çöküş yaşadığımızı hep birlikte görüyoruz.

Bayburt'a gittiğimde Bayburt'ta bir annem "Altın hesabı iyiydi. Niye bıraktın?" dedi. Aslında bırakmadık ama o kadar yakıcı gündemler ve o kadar farklı izah edilmesi gereken hususlar var. Belki birkaç hafta ara verdik. Annem "Altın hesabı iyidir. Şaşmaz, şaşmaz." dedi ve altın hesabını hatırlatmak istedi.

Ben hem altın hesabını hem de onunla birlikte bu ülkenin ekonomisine ilişkin çok çarpıcı bazı değişimleri sizlerle bir kez daha günün bugüne uyarlayarak ifade etmeye çalışacağım. Birincisi asgari ücret büyük bir sorun. Çünkü Türkiye'de asgari ücret olmuş temel ücret. Asgari ücret olmuş ortalama ücret.

Almanya'da Alman Sosyal Demokratları, bizim yoldaşlar büyük bir mücadele veriyorlar. Asgari ücretin genel ücretler içindeki payı çok yüksek diye. Yüzde 9 onlarda. Onlarda asgari ücret ilk yıl alınan kıdemle birlikte hızla uzaklaşılan bir ücret. Sadece ilk bir yıl anılıyor. yüzde 9'muş, dert ediyorlar. Türkiye'de yüzde 55, yüzde 60'a yakın. 2021'den beri bu veriyi çok yükseldiği için açıklamayıp maskeliyorlar."