
ANKARA-BHA
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Veriden Karara Ulusal Yapay Zeka Zirvesi"nin açılışında yaptığı konuşmada, küresel yapay zeka etki endeksine göre, 2030 yılı itibarıyla dünyadaki yapay zeka ekonomisinin 16 trilyon dolara ulaşmasının beklendiğini belirtti. Yılmaz, yapay zekanın iş dünyasına önemli etkilerde bulunacağına ve bazı mesleklerin tamamen ortadan kalkarak yerini yeni meslek gruplarına bırakacağına dikkat çekti.
Yılmaz, Türkiye'nin "Milli Teknoloji Hamlesi" ve "Dijital Türkiye" vizyonu doğrultusunda, yapay zeka ekosistemini destekleyecek kurumsal altyapıları şekillendirdiklerini vurguladı. Ayrıca, aşırı düzenlemenin teknolojilerin gelişimine engel olabileceği ve hiç düzenleme yapılmaması durumunda ciddi riskler oluşabileceği konusunda uyarılarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, "Teknoloji ve İnovasyon Fonu" aracılığıyla yapay zeka alanındaki yenilikçi start-up'lara yatırım yapılacağını ifade etti. Gelecek dönemde bir Girişim Sermayesi Yatırım Fonu kurarak, erken ve büyüme aşamasındaki yapay zeka girişimlerine finansman desteği sağlanmasının planlandığını belirtti. Ayrıca, "Turcorn 100 Programı"na seçilen 23 adayın 9'unun doğrudan yapay zeka alanında faaliyet gösterdiğini söyledi.
Yılmaz, yapay zeka ve teknoloji okuryazarlığının topluma yayılmasının önemini vurgularken, Milli Eğitim Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu işbirliğiyle yapay zeka alanında üniversitelerde yeni programlar açıldığını, mevcut iş gücünün ise geleceğin mesleklerine uyum sağlaması için çeşitli eğitim programlarının geliştirildiğini belirtti.
Türkiye'nin yapay zeka alanında düzenleyici çerçeveler oluştururken, güvenli ve sürdürülebilir bir teknoloji geliştirmek adına ISO standartlarıyla uyumlu risk yönetim sistemlerinin de hayata geçirileceğini sözlerine ekledi.
Yılmaz, yapay zekanın insana hizmet etmesi gerektiğini, ancak toplumun refahı ve sosyal adaletin sağlanması adına insan iradesinin ve özgürlüklerin korunması gerektiğinin altını çizdi. Yapay zeka konusunun sadece teknik alanın değil, aynı zamanda hukukçulardan sosyologlara, sanatçılardan kültür insanlarına kadar geniş bir disiplinler arası tartışma ile şekillendirilmesi gerektiğini belirtti.
